2 Ekim 2016 Pazar

yorgun düşsem ellerine

sarılmanın bu denli imkansız olduğu vakit
gece! gece derin ve kara
hayaller var art arda
her hayalde;
Seni şu kollarımla sarsam
trapezlerimden kanlar fışkıracak

gök yüzü duruyorsa hâlâ, söyleyin
devretmeden geceyi sabaha
alacaklarımı alır giderim

hepimizin korkusudur
ölüm denen sır dolu kutuyu açmak
onun vermediği kuvvetle doğan kuvvetsizlik

kaçıyorum
zaman sonsuz dudaklarıma çarparken
buz kesilen bir ata denkleşiyor ömrüm